Sevgililikte Yanlış Sosyal Medya Yaklaşımı

Sevgililikte Yanlış Sosyal Medya Yaklaşımı
Sosyal medya, yeni arkadaşlar edinme veya çok eskiden tanıyıp kaybettiğimiz kişileri bulma açısından oldukça etkili bir platform. Her gün bu platformlar sayesinde arkadaşlarımızın neler yaptığından, günlerinin nasıl geçtiğinden haberdar olup, sanki her günü onlarla yaşıyormuş gibi hissedebiliyoruz. Ancak söz konusu sevgililer ve onların yaptığı paylaşımlar olunca iş değişiyor…



Sıkı Takip

Sevgililerin sosyal medya paylaşımları, birbirleri tarafından büyük bir dikkatle takip ediliyor. Buna göre, sevgili en son hangi saatte online olmuş, en son kimlerle arkadaş olmuş, paylaşımlarının altına hangi arkadaşlar yorum yazmış, hangi paylaşımı kimler beğenmiş gibi bilgiler kontrol ediliyor ve bundan sonra da ortaya şöyle diyaloglar çıkıyor: O saate internette ne işin vardı? Şu fotoğraflarını beğenen kız kim? Geçen gün şu kişiyle arkadaş olmuşsun, onu nereden tanıyorsun? Biçiminde uzayıp giden sorulardan bir süre sonra, çiftlerin birbirlerinin sosyal medya profili şifrelerini istemeleri söz konusu oluyor. Şifreyi edindikten sonra da Amerikan polisiye filmlerinden fırlamış bir dedektif havasıyla profili kurcalayıp, sevgilinin mesajlarını okumak, profildeki bütün bilgileri detaylıca incelemek gibi işlerle uğraşılıyor.



Özel Hayat Her Zaman Kişiye Özeldir
Sevgili veya eş olmak fark etmez. Bir kişinin özeli, her zaman kendisine aittir. Tabii bu sevgiliden veya eşten sır saklamak anlamına gelmiyor. Fakat biraz da güvenmeyi öğrenmek gerek. Eğer sevgilinize güvenmiyorsanız, güvenmediğiniz bir kişiyle birlikteliği devam ettirmenin bir anlamı olmaz. Zaten bu şekilde sıkı takipte bulunulan bir kimse, deli divane aşık bile olsa bir süre sonra çok sıkılacak, aşktan soğuyarak, terk edecektir.


Yani sözün özü, Siz yalnızca kendi profilinizdeki arkadaşlarınız ve iletilerle ilgilenin ve bırakın sevdiğiniz insan özgür olsun. Size aitse, zaten sizinle kalacaktır. Değilse, o zaman ait olduğu yere gitsin…